Dünyadan Haberler - 5

Trump, piyasalardaki tarife kaynaklı düşüşe "ilaç" benzetmesiyle yanıt verdi

Florida'dan Washington'a yaptığı seyahat sırasında Air Force One uçağında basın mensuplarına açıklama yapan Trump, tarifelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bir muhabirin "Piyasalarda, bir noktada tolere etmeyeceğiniz bir acı var mı?" sorusuna Trump, "Bence sorunuz çok aptalca. Hiçbir şeyin kötüye gitmesini istemem, ama bazen bir şeyi düzeltmek için ilaç almanız gerekir" yanıtını verdi.

"Çin ile ticaret açığı sorununu çözmedikçe anlaşma yapmayacağım"

Trump, ABD'nin bazı ülkelerle milyar dolarları aşan ticaret açıkları olduğunu belirterek, Çin ile olan açığın ise trilyon dolar olduğunu söyledi.

ABD'nin Çin ile olan ticaret açığını çözmesi gerektiğini vurgulayan Trump, "Her yıl Çin'e karşı yüz milyarlarca dolar kaybediyoruz ve bu sorunu çözmedikçe bir anlaşma yapmayacağım. Çin ile anlaşmaya hazırım, ama onların bu sorunu çözmeleri gerekiyor. Çin ile çok büyük bir ticaret açığı problemimiz var" ifadelerini kullandı.

Trump, Çin, Avrupa Birliği (AB) ve diğer ülkelerle yaşadıkları ticaret açığı sorununu çözmek istediklerini dile getirerek, "Eğer bu konuyu konuşmak istiyorlarsa, konuşmaya açığım. Ama aksi takdirde, neden konuşmak isteyeyim ki?" diye konuştu.

ABD Başkanı Trump, "Dünyanın her yerinden, Avrupa'dan, Asya'dan birçok liderle konuştum. Bir anlaşma yapmak için can atıyorlar" dedi.

"Bir gün insanlar ABD için tariflerin çok güzel bir şey olduğunu anlayacak"

Öte yandan Trump, Truth Social sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda da Çin, AB ve diğer birçok ülkeyle büyük mali açıkları olduğunu belirtti.

Trump, "Bu sorunu çözmenin tek yolu, şu anda ABD'ye on milyarlarca dolar kazandıran tarifeler. Bunlar halihazırda yürürlükte ve görülmesi güzel bir şey" ifadelerini kullandı.

ABD'nin bu ülkelerle ticaret açığının Eski ABD Başkanı Joe Biden döneminde arttığını savunan Trump, "Bunu tersine çevireceğiz, hem de çok hızlı bir şekilde. Bir gün insanlar ABD için tariflerin çok güzel bir şey olduğunu anlayacak" değerlendirmesinde bulundu.

Güney Kore'de Yoon'un azlinin ardından devlet başkanlığı seçimleri 3 Haziran'da yapılacak

Güney Kore ajansı Yonhap'ın hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, söz konusu tarihin, yarın Devlet Başkanlığına vekalet eden Başbakan Han Duck-soo başkanlığında yapılacak kabine toplantısında onaylanması bekleniyor.

Anayasa Mahkemesinin azil kararı sonrası ülkenin en geç 60 gün içinde devlet başkanlığı için erken seçime gitmesi gerekiyor.

Tarih onaylanırsa, seçim takvimine göre adaylar en geç 11 Mayıs'a kadar başvuru yapacak ve seçim kampanyaları 12 Mayıs'ta başlayacak.

Yeni devlet başkanı, 3 Haziran'da yapılacak seçimin ardından göreve başlayacak.

Yoon'un sıkıyönetim ilanı ve azil süreci

Dönemin Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 3 Aralık 2024'te "muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere karıştığı" gerekçesiyle sıkıyönetim ilan etmiş, ancak meclisin oylamasıyla bu kararın kaldırılması ve Bakanlar Kurulunun onayıyla geri adım atmak zorunda kalmıştı.

Ulusal Meclisin 14 Aralık 2024'te yaptığı oylamada azli istenen Yoon, Anayasa Mahkemesinin hakkında vereceği karara dek geçici olarak görevden uzaklaştırılmıştı.

Anayasa Mahkemesi, yargılamanın ardından 4 Nisan'da verdiği kararda Ulusal Meclisin azil istemini kabul ederek Yoon'un sıkıyönetim ilanı nedeniyle görevden alınmasını onaylamıştı.

Soykırımcı İsrail, "tahliye emriyle" Gazze'nin orta kesimindeki Filistinlileri göçe zorluyor

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından, Gazze'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentindeki 5 mahallede yaşayan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin bir harita paylaştı.

Adraee'nin yayımladığı sürgün emri, Deyr-el Belah kentindeki es-Sahaba, el-Samah, el-Avde, el-Zevaide ve el-Salah mahallelerini kapsıyor.

İsrail ordusunun bölgeye şiddetli saldırılar düzenleyeceğini ve bunun "son uyarı" olduğunu belirten Adraee, Filistinlilerden güneydeki Han Yunus kentinin El-Mevasi bölgesine gitmelerini istedi.

Netanyahu'dan Gazze'ye yoğun saldırıların devam etmesi talimatı

İsrail Başbakanlık Ofisi, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ABD'nin başkenti Washington'a giderken uçakta Savunma Bakanı Yisrael Katz ile görüştüğünü bildirdi.

Netanyahu'nun "Gazze'de atılan roketlere sert bir şekilde karşılık verilmesi ve Gazze'ye yoğun saldırıların devam etmesi talimatını" verdiği kaydedildi.

İsrail Savunma Bakanı Katz ise İsrail ordusuna Gazze'ye çok şiddetli saldırılar düzenlenmesi talimatını aktardığını açıkladı.

Hamas, Gazze'de sivilleri hedef almasına karşılık İsrail'i 10 roketle vurmuştu

Hamas Hareketi'nin silahlı kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi çevresinde yer alan İsrail işgali altındaki Aşdod kentinin bir dizi roketle vurulduğunu duyurmuştu.

El-Kassam Tugaylarından yapılan yazılı açıklamada, roketli saldırının, İsrail'in Gazze Şeridi'nde sivilleri hedef almasına karşılık gerçekleştirildiği kaydedilmişti.

Öte yandan İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nden 10 roket fırlatıldığını, bunların 5'inin engellendiğini, 5'inin ise farklı noktalara isabet ettiğini bildirmişti.

İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle altyapısının tamamına yakını yok olan Gazze Şeridi'ndeki yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yüzde 90'ı 7 Ekim 2023'ten beri en az bir kere yerinden edildi.

Yerinden edilen Filistinliler, Gazze'ye insani yardım girişinin engellenmesi nedeniyle insani felaketin ortasında bir yandan İsrail saldırılarından korunmaya diğer yandan da zorlu şartlarda hayatta kalmaya çalışıyor.

Katil İsrail askerleri, Filistinli bir çocuğu öldürdü

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Turmusayya kasabasında, İsrail askerlerinin ateş açtığı 14 yaşındaki Ömer Muhammed Saade Rabi hayatını kaybetti.

Bakanlıktan yapılan bir diğer açıklamada ise yine aynı kasabada Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin açtığı ateş sonucu 1'i ağır olmak üzere 2 kişinin yaralandığı bilgisi geçildi. Yaralıların, Ramallah'taki Istishari Hastanesine kaldırıldığı aktarıldı.

İsrail'in, Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

El-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi çevresindeki Aşdod'u vurdu

El-Kassam Tugaylarından yapılan yazılı açıklamada, roketli saldırının, işgalci İsrail'in Gazze Şeridi'nde sivilleri hedef almasına karşılık gerçekleştirildiği kaydedildi.

Açıklamada, saldırıda kaç roket kullanıldığı ve tahribata ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Öte yandan katil İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nden 10 roket fırlatıldığını, bunların 5'inin engellendiğini, 5'inin ise farklı noktalara isabet ettiğini bildirdi.

İbranice yayın yapan Kanal 12 televizyonu, sirenlerin Aşdod, Askalan ve Tel Aviv kentinin güneyindeki Şifla bölgesinde çaldığını aktardı.

Israel Hayom gazetesinin haberinde ise roketlerden birinin Askalan’a doğrudan isabet ettiği ve 1 kişinin yaralanarak hastaneye kaldırıldığı ifade edildi.

Bölgede maddi hasarın meydana geldiği belirtilen haberde, “şans eseri” ölen olmadığı kaydedildi.

Katil İsrail'in son 20 gündeki saldırılarında 1350 Filistinli öldürüldü

Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sivillere yönelik saldırılarını sürdürdüğü belirtildi.

Gazze'de çocuklar başta olmak üzere tüm sivillerin, İsrail saldırılarının hedefi olduğu belirtilen açıklamada, son 20 günde İsrail'in, Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 490'ı çocuk 1350 Filistinlinin hayatını kaybettiği bilgisi paylaşıldı.

Açıklamada, şu ifadeleri yer verildi:

"Ailelerin tümüyle yok edildiği, çocuklukların evlerinin enkazları altında kaldığı, zaman aşımına kesinlikle uğramayacak suçların kayıtlarına yeni bir karanlık tarihin yazıldığı acı bir gerçekle karşı karşıyayız.

İsrail'in Filistin halkına soykırım savaşı boyunca çocuklara ve sivillere karşı işlediği sistematik suçları en sert şekilde kınıyoruz. Uluslararası toplumu, tüm uluslararası insan hakları ve insani yardım kuruluşları ile dünyanın tüm ülkelerini bu vahşi suçu kınamaya davet ediyoruz."

Gazze'de yetersiz beslenme nedeniyle 52 çocuk öldü

Gazze'deki Sağlık Bakan Yardımcısı Yusuf Ebu er-Riş'in yaptığı açıklamada, Gazze'deki insani durum ve sağlık koşullarına ilişkin güncel bilgiler paylaşıldı.

Temel ilaçların yüzde 59'u ile tıbbi malzemelerin yüzde 37'sinin tükendiği, sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle tedavi için Gazze dışına çıkması gereken 13 bin hasta ve yaralının sağlık durumunun kötüleştiği ifade edildi.

Gıda girişinin engellenmesinin gıda güvenliğini tehdit ettiği ve çocuklarda yetersiz beslenme ve kansızlığa bağlı ölüm riskini artırdığı kaydedildi.

Savaş sırasında yetersiz beslenme nedeniyle 52 çocuğun öldüğü ve gıdaya erişimin olmaması durumunda yeni ölümlerin olacağı aktarıldı.

7 Ekim'den sonra doğan 274 bebek öldürüldü

Gazze'de 7 Ekim 2023'ten sonra dünyaya gelen 274 bebeğin İsrail bombardımanlarında katledildiği vurgulandı.

Gazze'deki hastanelerin hayati önem taşıyan bölümlerinin yaralı ve hastalara tıbbi bakım sağlamaya devam edebilmesi için acil oksijen istasyonlarına ihtiyacı olduğu, birçok acil müdahalenin, tıbbi ekipmanların bulunmaması nedeniyle yapılamadığı, sağlık hizmetinin; yakıt eksikliği nedeniyle durma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.

Ambulanslar ile insani yardım ekiplerinin doğrudan hedef alınmasının, yaralıların tahliyesinin önünde büyük bir engel teşkil ettiği vurgulandı. Su hatlarının tahrip olması ve çevresel risklerin de ishal ile cilt hastalıklarının yayılmasını artırdığı ifade edildi.

Filistinliler sağlık hakkından mahrum

Öte yandan Ramallah'taki Filistin Sağlık Bakanlığının "7 Nisan Dünya Sağlık Günü" münasebetiyle yaptığı yazılı açıklamada ise halen milyonlarca Filistinlinin sağlık hakkından mahrum olduğu vurgulandı.

Gazze'de kadın, çocuk, yaşlı ve hastaların, hastane ve ilaç yoksunluğundan ötürü tedavi olamadıkları için ölüm tehlikesiyle karşı karşıya oldukları, sağlık çalışanları ile ilk yardım ekiplerinin sistematik olarak hedef alındığı bir ortamda doktorların, doğrudan vurulan hastanelerde sınırlı imkanlarla ve zorlu koşullarda çalıştığı kaydedildi.

Uluslararası topluma seslenilen açıklamada, "Filistinlilerin sağlığı bir lüks değil, uluslararası yasalarla garanti altına alınan ve doğuştan gelen bir haktır. Uluslararası toplumun sorumluluklarını yerine getirmesinin ve halkımızın maruz kaldığı bu sağlık ve insani felakete son vermesinin zamanı gelmiştir." ifadesi kullanıldı.

Soykırımcı İsrail saldırılar ve zorla tahliyelerle Gazze'de işgali giderek genişletiyor

Bu süreçte, zorla "tahliye" emirleri ve sivil yerleşimlere yönelik saldırılar da artıyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2 Nisan'da Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine başlattıkları kapsamlı kara saldırıları sırasında "Gazze'yi parçalamak ve işgali derinleştirmek için saldırılarını sürdürecekleri" mesajını vermişti.

İsrail ordusu, kuzeyde Beyt Lahiya, Beyt Hanun ve Cibaliya bölgelerinde yoğun şekilde ilerleyerek buralarda yaşayan Filistinlileri zorla tahliye etmeye başladı.

Doğu kesiminde ise Gazze kentindeki Şucaiyye ve Zeytun mahallelerine doğru kara saldırıları genişletilirken Tel el-Heva ve Şeyh Aclin gibi Gazze'nin batısındaki mahallelere kadar ulaşıldı.

{ilgili-haber-903111}

İsrail ordusu, güneyde Refah kentinin de tamamını işgal etti. Bu bölge, Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki Philadelphi Koridoru'ndan, Gazze Şeridi'nin güneyindeki kentleri birbirinden ayırmak ve parçalara bölmek için oluşturduğu "Morag Koridoru"na kadar uzanıyor.

İsrail'in bu hamleyle, güney bölgelerini birbirinden izole etmeye ve iletişim yollarını kesmeye çalıştığı belirtiliyor.

Birleşmiş Milletlerin (BM) Filistin topraklarındaki İnsani İşlerden Sorumlu Koordinasyon Ofisi (OCHA), 4 Nisan’da yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin yüzde 65’inin artık "yasak bölge" veya tahliye emri verilen alan olarak sınıflandırıldığını duyurdu.

Bu durum, bölgede güvenli yaşam alanlarının neredeyse kalmadığına işaret ediyor.

OCHA, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, "Gazze Şeridi’nin üçte ikisi İsrail’in tahliye emirlerine tabi ya da yasak bölge ilan edildi. Tüm geçişler iki aydır kapalı. İnsani yardım operasyonları sekteye uğramış durumda." ifadesini kullandı.

İsrail ordusu, kara saldırılarını, yoğun hava, helikopter, insansız hava aracı ve topçu bombardımanlarıyla eş zamanlı yürütüyor.

Bu saldırılarla birlikte sivil halk zorla tahliye ediliyor ve bu durum, Gazze’deki insani krizi daha da derinleştiriyor.

Zorla tahliyeler artarak devam ediyor

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırıların ilk günlerinden bu yana, kara birliklerinin girdiği bölgelerde yaşayan sivillere tahliye uyarısı yapıyor.

Bu uyarılar, sivilleri evlerinden zorla çıkarmak için yoğun hava saldırılarıyla eş zamanlı yapılıyor.

Son günlerde, Beyt Lahiya, Beyt Hanun ve Cibaliya'nın yanı sıra Refah kentinin tamamı ile Han Yunus’taki bazı bölgeler için de tahliye emirleri verildi.

Gazze kentinin doğusundaki bazı mahalle sakinlerine de 3 Nisan'da evlerini terk etmeleri yönünde uyarılar yapıldı.

Bunu, Gazze kentindeki Eski Şehir bölgesi, Tel el-Heva ve Zeytun mahallelerine yönelik tahliye emirleri izledi.

İsrail ordusu, 4 Nisan'da ise kara saldırılarını Şucaiyye bölgesine kadar genişlettiğini duyurdu. Ordu, burada Hamas’a ait olduğu öne sürülen bir "komuta ve kontrol merkezi"nin imha edildiğini öne sürdü.

Güvenli hiçbir yer bulunmuyor

ABD'nin koşulsuz desteğiyle İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürüttüğü saldırılarda büyük bir soykırıma imza attı.

Saldırılarda bugüne kadar 165 binden fazla Filistinli öldü veya yaralandı. Kurbanların çoğu çocuk ve kadınlardan oluşurken, 11 binden fazla kişi hala kayıp.

İsrail’in her yeni kara saldırısı ve tahliye emri, Gazze’deki sivillerin durumunu daha da kötüleştiriyor.

Binlerce kişi, yoğun bombardıman altında evlerini terk etmek zorunda kalıyor. Ancak sığınabilecekleri güvenli hiçbir yer bulunmuyor.

Refah'taki geniş çaplı kara saldırıları

İsrail ordusu, 29 Mart'ta yaptığı açıklamada "savunma için güvenlik bölgesi" olarak tanımladığı tampon bölgeyi büyütmek amacıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki kara operasyonunu genişlettiğini duyurdu ve Refah kentindeki Filistinlilere derhal bölgeyi boşaltmaları uyarısı yaptı.

İsrail devlet televizyonu KAN'ın 2 Nisan tarihli haberinde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyinde yürüttüğü müdahaleler kapsamında Refah kentine kara saldırısı başlattığı kaydedildi.

Haberde, gece boyu süren yoğun hava saldırılarının ardından bu sabah 36. Tümen'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine karadan girdiğini belirtti.

Ordunun ateşkesin bozulmasından sonra ilk kez bölgeye girerek karadan saldırı başlattığı ifade edildi.

Kara saldırısının başladığı tarihten bu yana İsrail ordusu kentteki Filistinlilere ait evleri yıkmak için gece operasyonları düzenlemeye devam ediyor.

Görgü tanıkları ise Mısır sınırında yer alan Refah kentinden sık sık evlerin yıkıldığına dair sesler yükseldiğini aktarıyor.

Netzarim Koridoru

İsrail ordusu, Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki Philadelphi Koridoru'nun yanı sıra 18 Mart'ta Gazze Şeridi'nde soykırıma yeniden başlamasıyla 27 Ekim 2023'te kurduğu Gazze'yi kuzey-güney hattında ikiye bölen Netzarim Koridorunu da yeniden işgale başladı.

İsrail askerleri, Netzarim Koridoru'nun doğusundan ilerleyerek Reşid sahil yoluna bir kilometre kadar yaklaştı. İsrail ordusu bu mesafeden Reşid sahil yolundan geçmeye çalışanlara ateş açıyor.

Netzarim Koridoru'nun yeniden açılması ve Filistinlilerin Gazze Şeridi'nin güney ve orta kesimlerinden kuzeyine hareket etmesine izin verilmesi Tel Aviv ile Hamas arasında imzalanan anlaşmanın temel maddelerinden biriydi.

Ateşkesi bozan İsrail ordusu, Gazze'ye şiddetli saldırıları yeniden başlattı

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 1335 Filistinli hayatını kaybetti, 3 bin 297 kişi yaralandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 50 bin 695'a, yaralıların sayısı ise 115 bin 338'e yükseldi.

Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu.

Hamas ise "İsrail'in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını" açıkladı.

İsrail'in Gazze'ye saldırıları, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü'nü görevden alması gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde başlatması dikkati çekti.

Katil İsrail'in Lübnan'a düzenlediği hava saldırılarında 2 kişi öldü

Lübnan resmi haber ajansı NNA'da yer alan haberde, İsrail'in güneydeki Sur kentine bağlı Zıbkin beldesinde bir hafif ticari araç ile bir iş makinesini hava saldırısıyla hedef aldığı aktarıldı.

İnsansız hava araçlarıyla (İHA) gerçekleştirilen saldırılarda 2 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi yaralandı.

Haberde ayrıca İsrail'in güneydeki Nakura beldesinde de bir hafif ticari aracı İHA'yla hedef aldığı bilgisi paylaşıldı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee ise sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, orduya ait İHA'nın Lübnan'ın güneyindeki Zıbkin beldesinde Hizbullah mensubu 2 kişiyi hedef aldığını iddia etti.

Adraee, Hizbullah unsurlarının bölgede altyapı inşa etmeye çalıştıkları sırada hedef alındıklarını öne sürdü.

Lübnan ile İsrail arasındaki ateşkes ve ihlaller

İsrail ile Lübnan arasında 27 Kasım 2024'te yapılan ateşkes anlaşmasına rağmen İsrail sıklıkla anlaşmayı ihlal ediyor.

Lübnan makamlarının verilerine göre, İsrail ordusunun ateşkesin sağlanmasının ardından düzenlediği saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.

Lübnan'a yönelik kara saldırıları sırasında sınır hattındaki beldelere giren İsrail ordusu, ateşkes anlaşmasındaki geri çekilme maddesine rağmen Hamamis Tepesi, Aziyye Tepesi, Uveyda Tepesi, Balat Dağı ve Lebbune Tepesi olmak üzere 5 noktada varlığını sürdürüyor.

Güney Kore'de orman yangınına müdahale sırasında düşen helikopterin pilotu öldü

Yonhap'ın haberine göre, itfaiye servisi, helikopter kazasına ilişkin açıklama yaptı.

Daegu kenti yakınlarındaki yangına müdahale eden itfaiye helikopterinin düştüğü bildirilen açıklamada, pilotun hayatını kaybettiği aktarıldı.

Açıklamada, 44 yıllık helikopterin modelinin "Bell 206L" olduğu bilgisi verildi.

Güney Kore'de orman yangınları

Güney Kore hükümeti, Ulsan şehri, Kuzey Gyeongsang ve Güney Gyeongsang eyaletleri dahil olmak üzere güneydoğu bölgelerinde 21 Mart'ta başlayan orman yangınları nedeniyle ulusal afet durumu ilan etmişti.

Ülke genelinde 16 farklı noktada orman yangını ihbar edilirken binlerce hektar alanın kül olduğu, binlerce kişinin tahliye edildiği belirtilmişti.

Tamamen kontrol alınan yangınlarda 31 kişinin hayatını kaybettiği, 45 kişinin yaralandığı bildirilmişti.

Güney Kore'de devlet başkanlığına vekalet eden Han Duck-soo, orman yangınlarını "şimdiye kadarki en kötü yangınlar" olarak nitelendirmişti.

Katil İsrail'in Gazze'ye saldırılarında can kaybı 50 bin 695'e yükseldi

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze'de devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte hastanelere 26 ölü, 113 yaralı getirildi.

İsrail ordusunun 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 1335 Filistinli hayatını kaybetti, 3 bin 297 Filistinli yaralandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısı 50 bin 695'e, yaralıların sayısı da 115 bin 338'e yükseldi.

Açıklamada ayrıca, hala enkaz altında ve yol kenarlarında ulaşılamayan çok sayıda cenazenin bulunduğu, İsrail güçlerinin ambulans ve sivil savunma ekiplerinin cenazelere ulaşmasını engellediği aktarıldı.

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 471'e yükseldi

Xinhua'nın, Myanmar'da yayın yapan The Mirror gazetesine dayandırdığı haberine göre, ülkede 28 Mart'ta meydana gelen depremlerde ölenlerin sayısı arttı.

Depremlerdeki can kaybı 3 bin 471'e yükselirken 4 bin 671 kişi yaralandı.

Arama kurtarma ekipleri, kayıp olduğu bildirilen 200'ü aşkın kişi için çalışmalarını sürdürüyor.

Myanmar'daki depremler

Myanmar'ın orta kesimindeki Sagaing bölgesi yakınlarında 28 Mart'ta 7,7 ve 6,4 büyüklüğünde iki deprem meydana gelmişti.

Komşu ülkeler Tayland ve Çin'de de şiddetli biçimde hissedilen depremler, ülkede büyük yıkıma yol açmıştı.